Kortizon Kullanırken Beslenme nasıl olmalı?




Kortizon kullanırken beslenme nasıl olmalı
Kortizon kullanırken beslenme nasıl olmalı

Kortizon kullanırken beslenme nasıl olmalı




Bazı hastalıkların tedavisinde kullanılan kortizonun ciddi yan etkileri vardır. Bu yüzden kortizon kullanırken beslenme biçimimize dikkat etmek gerekir. Dört beyazdan (tuz, şeker, yağ, un) kaçınmak etmek gerekir. Kortizon kullananlar dışarıda yememeli, hazır gıdalardan kaçınmalı, evde katkısız gıdalarla hazırladığımız besinleri tüketmelidir. Aslında kortizon vücudumuzda böbrek üstü bezinden salgılanan, kan şekeri sentezini ve proteinlerin yapı taşlarına parçalanmasını artıran bir hormondur. Ayrıca kortizon, tıbbi tedavilerde oldukça sık kullanılan ilaçlardan da biridir.

Kortizon kullanırken beslenme nasıl olmalı

Kortizon ilaçları yüksek dozda ve uzun bir süre kullanıldığında ise omuzlar ve karında yağ toplanması, vücutta su ve tuz tutulumuna bağlı ödem ve tansiyon yükselmesi, kemik erimesi, kaslarda erime gibi problemler gibi ciddi yan etkiler oluşabilir. Yüzde şişme ve yuvarlaklaşma, sırtta yağ birikimi olabilir.
Kortizon kan şekerinin kullanılmasını sağlayan hormon olan insülinin etkilerine zıt etki ederek kan şekerini yükseltir. Yatkın kişilerde şeker hastalığı görülebilir. Gebelerde kortizon kullanımı gebelik şeker hastalığının ortaya çıkma riskini artırır.
Kortizon vücutta su ve tuz tutulumuna; ödem ve yüksek tansiyona  neden olur. Su ve tuz tutulması özellikle böbrek, kalp yetmezliği ve hipertansiyon hastalarında belirgin sorunlar yaratabilir.

Daha az tuz
Kortizon kullanıyorsanız tuz tüketimini azaltmalısınız çünkü kortizon böbreklerden tuzun (sodyumun) geri emilimini artırır. Kortizonun yüksek tansiyona neden olmasının başlıca nedeni budur. Fakat kortizonun böbrek üzerinde yalnız tuz tutma etkisi yoktur. Bir de potasyum atma etkisi vardır. Bunun için kortizon kullanan kişilerde potasyum kayıpları çok görülür.
Potasyum kaybı kas güçsüzlüğüne yol açar, birçok hormonun salgılanma fonksiyonlarında ve kalbin kasılma işlevinde de olumsuz etkilerini gösterir. Tuzu azaltırken, potasyum bakımından zengin olduğundan ve yağsız rejimlere büyük ölçüde yardım ettiğinden sebze-meyve tüketimini artırmak da faydalıdır. Dolayısıyla bol sebze ve meyve tüketilmelidir.

Bol kalsiyum alınmalı
Sürekli kortizon tedavisi gören hastalarda kemik yıkımı hızlanır. Kortizon kalsiyumun bağırsaktan emilimini azaltarak osteoporoza neden olur.
Kortizon kullanan kişiler düzenli biçimde kemik mineral yoğunluğu ölçümü yaptırmalı ve kalsiyum açısından zengin beslenmelidirler. Süt, yoğurt, peynir (tuzsuz-yağsız), yeşil yapraklı sebzeler, soya fasulyesi, kuru baklagiller, fındık (tuzsuz ) ve küçük balıklar zengin kalsiyum kaynaklarıdır.  Ancak yağ içermesi nedeniyle fındık, sodyum içermesi nedeniyle küçük balıklar aşırı tüketilmemelidir.

Tatlılardan ve yağlı besinlerden kaçınmalı
Kortizon kullanan hastalarda iştah da çok açılır. Özellikle karbonhidrat ve yağ içeren besinleri yemeye eğilim artar. Bunun nedeni vücudumuzdaki karbonhidrat (şeker) metabolizmasının bozulmasıdır. Unlu, yağlı, şekerli ve tuzlu gıdalardan kaçınmalıdır. Ekmek, makarna, pasta-börek fazla yenmemelidir. (Tuzsuz, yağsız ve üzerine sos eklemeksizin makarna yenebilir.) Alkollü içecekler kesinlikle kullanılmamalıdır.
Kortizon, kan şekerinin yükselmesine neden olur. Çünkü glikozun yani kan şekerinin hücre içine girişini azaltır, kan şekeri yükseltir; karaciğerde ve çizgili kaslarda (şeker ve yağdan) glikojen sentezini ve depolanmasını artırır.

Bu durum iştahın artmasına neden olup şişmanlığın önünü açar. Alınan bu kiloların verilmesi de çok zordur.

Sodyum içeriği yüksek besinlerden kaçının
Vücudumuzun ana sodyum kaynağı tuz ihtiva eden yiyeceklerdir. Soframızdan tuzluğu kaldırarak fazla sodyumdan kaçınabileceğimizi düşünsek de yiyeceklerimizdeki tuz miktarının yalnızca % 10’u yemeklere bizim eklediğimiz tuzdan gelir ama özellikle hazır besin tüketen kişilerin bir tür “gizli sodyum” alımına dikkat etmek gerekir, zira sodyumun yüzde 70-80 gibi büyük bir bölümünü bu minerali içeren besinlerden alırız. Yani siz yemeğe koyduğunuz tuzun miktarını kısıtlasanız bile yemeğin kendisi zaten fazla sodyum içeriyor olabilir.
Daha fazla taze besin ve daha az işlenmiş besin tüketin. Taze meyve ve sebzelerdeki doğal sodyum miktarı düşüktür. Ayrıca taze etteki sodyum miktarı da şarküteri etleri ve diğer işlenmiş et ürünlerinden düşüktür.
Dikkat edilmesi gereken bir başka konu da hormonsuz sebze-meyve tüketmek olmalıdır.
Dışarıdan satın aldığımız içinde sodyumlu koruyucu madde bulunan tüm gıda maddeleri, kortizon kullanırken tüketilmemelidir. Tüm konserveler, meyve suları, soda, kola vb. gazlı içecekler, bisküvi, gofret, kraker, zeytin, salça, şekerlemeler, vs.. Kısacası markette satılan ve içinde koruyucu madde bulunan tüm gıdaları kortizon kullanılırken yemek sakıncalıdır. Midye, karides gibi kabuklu deniz ürünleri ve balıklar, salam-sosis gibi şarküteri ürünleri, sakatatlar, kereviz, deniz börülcesi, kaşar, otlu peynir vb. tuzlu peynirler, süt tozu, tuzlu veya peynirli krakerler, patlamış mısır, böreklik yufka, kahvaltılık tuzlu tereyağı ve margarinler, salata ve makarna sosları, kabartma tozu, hazır çorbalar, dondurulmuş gıdalar, buyyon, tuz içeren her türlü baharat ve yemeklere konan katkı maddeleri, mayonez, ketçap ve turşu sodyum içeriği çok yüksek besinlerdir. Bu besinleri kortizon kullanırken tüketmemek gerekir. Yağ ve tuz içeren çerezleri tüketmek de sakıncalıdır.  Ayrıca sofra tuzundan ve diğer tuzlu besinlerden de kaçınılması gerekiyor. Ayrıca içinde sodyum bulunan ilaçlar (örneğin naproksen sodyum, diklofenak sodyum içeren ağrı kesici ilaçlar, pravastatin sodyum içeren kolesterol ilaçları, Pantoprazol sodyum içeren mide ilaçları, levotiroksin sodyum içeren tiroid ilaçları, ampisilin sodyum içeren antibiyotik türü ilaçlar, vs..) doktor kontrolünde kullanılmalıdır.

Kaynak:  Milliyet Gazetesi

Spread the love


Bir yanıt yazın